Kemâl Bulat

Avatar photoPosted by

Kemâl Bulat

                         

Palazobası Köyü’nde 1931 yılında doğan Kemâl Bulat (1931-1988) ilköğrenimini köyünde yapar.

Şereflikoçhisar Palazobası Köyü Resimleri

Babası Hacı İsmail’in teşviki ve yardımıyla Nevşehir’li Abdullah Hoca’dan hafızlık eğitimi alır.  O eğitim yıllarının ardından tefsir, hadis, fıkıh, İslâm Tarihi gibi temel ilimleri de çeşitli hocalardan alır.

1952-1954 yılındaki vatanî görev sonunda kendi köyünde fahrî imamlığa başlar.

1956 yılında Mardin ili Nusaybin ilçesinde Sıtma İle Mücadele memuru olarak görev yapar.

1957 yılında Yeni (Mescid) Camiinde müezzin-kayyım olarak göreve gelir.

1984 yılına kadar devam eden bu hizmetinde kendi talebiyle emekli olur.

Kemâl Hoca, ilçemizde bilinen ve tanınan Hayrullah Atasoy Hocanın kızı Fadime Hanım ile evlidir.  Sultan Mutlu isimli bir kızı ile Musa (1966-2000), Mustafa, Recep, Mehmet Akif isimli dört oğlu olmak üzere beş çocuk sahibidir.

Kanser sebebiyle 1988 yılında Hakkın rahmetine kavuşur.

Çocukları ilçenin bilinen saygı gören evlatlarıdır. Yaptıkları hizmetleri ile ilçeye katma değer getirmişlerdir.

Şereflikoçhisar Yem Sanayii, bu kardeşlerin eseridir. İlçede avm hizmeti, eğitim hizmeti ve ticarî hizmetlerde emekleri geçer.

Hayatta nice sessiz ve reklamsız insanlar vardır ki onlar hizmetlerini fisebilillah yaparlar. Nerede hayırlı bir hizmet var ise bu insanlar fikir, mal ve gayreti ile oradadırlar.

İşte bunlardan biri de Kemâl Hocamızdır.

Değişik kanallarla yapılan teklife rağmen siyasete girmeyen, sevmeyen ve ondan uzak kalan Kemâl Hoca daha çok Kur’ân okunması kaynaklı hizmete çok ehemmiyet vermiştir. Bu hareketi ile de isabet kaydetmiştir, gönüllerde takdir toplamıştır.

Şereflikoçhisar’daki hayır kurum ve kuruluşlara maddî ve manevî destek ve gayreti olan Kemâl Hoca, Kur’ân-ı Kerim’in okuması yanında anlaşılması ve yaşanması konusunda tavsiye ve gayreti ile tanınan ve sevilen bir insandı.

Allah, rahmet eylesin, mekânı Cennet olsun.

 

One comment

  1. Sayın Çetin
    Ah o yıllar! İsmail, Hayrullah, Tevfik, Cemal ve Abdurrahman dayı ve daha niceleri sırf Kemal okusun diye emekleri unutulmaz yüce insanlardılar Hafız Kemal Bulat’la çok iyi anlaşır sevip sayılırdık. Ne zaman ki Koçhisar’a geldim, bir vakitte onun camisine koşar, çoğu kez müezzinlik yapardım. Yukarda adını saydığım büyüklerimizle çok yakın akrabalığımız vardı, aynı soydan ve anamın dayısı çocukları idiler bu sebepledir
    Avni Çiçek

    Palazobası köyü benim de köyüm sayılır. Ne zaman uğrasam, mutlaka bir haftaya yakın kalırdım. Benimde Kemal gibi olmam istenirdi ama olamadı. Onlar başka bir hizmetin ardından gitme derlerdi ama olamadı. Hoca, memleketinde ve o hizmette kalırken beni de de yüce Rabbim M. E. B. T. T. Başkanlığında çok önemli bir hizmetin başını ikram etti, bu hizmette devam ettiğim yıllarda yine her gelişimde her birisine uğrayıp ziyaret edip, ellerini öper dualarını alırdım.

    Hayrullah dayı bu yeri bilen birisi olarak “camide kalmandan hayırlı olmuş”, diye takdir ederdi, sonra benim görev yerim değişti, bu defa yukardan hazırladığım işin uygulaması idi aldığım hizmet. İşte tamda bu arada Allah cc Kemal’i bize yolladı.

    Hocamız emekli olmuş, bir kitapevi açmış ve bizim ders kitaplardan almak için benim sorumlu olduğum iş yerine gelmiş, kitap istiyordu. O günler öyle idi. Birisi bulunsa, iki üçü bulunmazdı. Aşağıdaki sesleri duyuyordum, masamdaki cihaz açık kalmış hocamız Koçhisar’dan geldiğini söylüyor, adamlardan kitaplarının tamamını istiyordu. Koçhisar adını duyunca sorumlu memuruna o müşteriyi bana yollayın, dedim bunu duyan arkadaşlarım Avni beyde Şereflikoçhisar’lı dediklerine Kemal hocam soyadımı söyledi arkadaşlarla geldi, sarıldık sohbetler ettik. Ben ona olanları sen al götür gerisini de ben otobüslerle yollarım Bektaş Nazmi yada Zihni ile gönderirim deyip yollamıştım. Sonra ben emekli oldum oradaki arkadaşlara Kemal hoca geldiğinde ben gelmiş karşılayacaksınız diye tembih etmiştim de bizim köyden yeğenim İsmail Bulat dayı İsmail dayı geldi işini yaptım yolladım diye çoğu zaman bilgi verirdi. Hoca ile son görüşmemiz olmuştu, sonra ölüm haberini Mustafa Yücel’den duydum, evine gidip dayım kızına baş sağlığı dilemiştim.

    Sayın Çetin, hep söylerim ya siz çok değerli bir insansınız zira hep iyileri bulup bizlerle buluşturup hasret gideriyorsunuz.

    Hafız Kemal, kendi çevresinde normal bir insan normal bir hoca idi ama onu uzaktan tanıyanlar ondaki cevheri hemen fark eder hocanın ağzında çıkacak her sözde ya bir sır yada ayrı bilir mana olduğunu sezerlerdi. İşte siz de onlardan birisiniz, her türlü takdir ve övgüye layıksınız. Allah emeğinizin karşılığını katlayarak ikram eylesin. .
    Başta dayı diye hitap ettiğim bütün büyüklerime eşlerine oğul ve kızları kardeşlerime iki cihanda da saadetler diliyorum.

    Kemal hocamıza da kalbindeki Kur’ân hürmetine merhamet sahibi Rabbimizden rahmetler niyaz ediyorum.
    Sayın Çetin tekrar teşekkür ediyorum gözlerinizden öpüyorum. Sağlık ve esenlikler diliyorum.

    Çok teşekkür ediyorum. MÇ.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir